2023 yılında hazırlanan tanıtım kataloğu okumak için tıklayınız.
TAKDİM
Beşeriyete iman, İslam ve ihsân nimetlerini lutfeden Rabbimize hamdolsun. Bu yüce hakikatleri bize
ulaştıran Habib-i Hüdâ Efendimize salât ü selam olsun.
Aziz Mahmûd Hüdâyi Vakfımız, Anadolu topraklarında doğup büyüyen ve bugün hem ülkemizde hem de dünyanın birçok köşesinde bereketli meyveler veren bir infak ve hizmet ağacıdır. Bundan tam dört asır önce, Aziz Mahmûd Hüdâyi gibi bir ârifimizin temellerini attığı bu hizmet ocağı, 60 yıllık bir fetret döneminin ardından, 1985 yılında aynı ruhu taşıyan bir grup gönül insanı tarafından yeniden hizmete açılmış ve Rabbimizin yardım ve inayetiyle bugün de yoluna devam etmektedir.
Vakıf bir adanıştır. İslam geleneğinde malın ve canın Allâh yoluna adanışının ürünüdür. Rabbimizin,
kulları eliyle bütün mahlûkâtına sunulmuş bir Hak sofrasıdır. Bu sofraya bir tutam tuz, bir bardak su koymak da yüce bir nasiptir, bu sofranın kurulmasında emeği geçen bir hâdim olmak da.
Vakfımız, öncelikle Hazret-i Hüdâyî’nin gözettiği hedefleri kendisine faaliyet alanı olarak belirlemiş, buna zamanın ve mekânın bir zarureti olarak yeni hizmet çeşitlerini de ilave etmiştir. Bu maksatla “yoksulluk ve cehaletle mücadeleyi” amaç edinen vakfımız bugün ülkemizde ve yurt dışında, ilim taliplerine kurslar, okullar, yurtlar, ilim halkaları ve araştırma merkezleri açmış, ihtiyaç sahiplerinin imdadına koşmuş, gariplere barınak, yetim ve öksüzlere sıcak bir kucak olmuştur. Kurduğu müesseselerle hem yaralı gönüllere merhem olmuş, hem memleketimizin, hem de ümmetin yetişmiş insan ihtiyacına katkıda bulunmuştur. Hüdâyî âdeta dolup boşalan bir hayır dağıtım merkezi durumuna gelmiştir. Oraya garip gelen, yüreğinde bir sevinçle ayrılıyor. Gözü yaşlı gelen tebessümle ve dualarla…
Hüdâyi bahçesi, imandan ihsana giden çizgide, ilmin, irfanın ve hizmetin birlikte yaşandığı bir ümmet
havuzudur. Dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan mümin kardeşlerimizin az ya da çok temsil edildiği bu
gönül dergâhı, hepimize emanet edilen bir medeniyet mirasıdır. Bu mirası korumak, geliştirmek ve zengin-
leştirmek, her birimiz için bir vicdan borcudur.
Hüdâyi’ye bir uğrayın. Kaynayan aşına bir tutam tuz da siz ekleyin. Damlalar deryalaşsın, çorak gönüller
bahara dursun. Mazlum, mahzun ve mahrumların buğulu gönülleri ferahlasın.
Rabbimizden niyazımız, bu bereket ve feyiz yuvasına kıyamete kadar bir ömür nasip etmesidir. Hüdâyi ailesinin ve sevenlerinin bütün fertlerine muhabbetlerimizi arz eder, dualarında yer almayı ümit ederiz.
Vakıf Başkanı
Ahmed Hamdi Topbaş
Kataloğu okumak için tıklayınız.