Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’nın her yıl yaklaşık 40 ülkede gerçekleştirdiği kurban organizasyonuna gözlemci olarak katılmak için 2019 yılı kurban bayramında Nijer’deydim.
20 milyonluk nüfusunun neredeyse tamamı Müslümanlardan oluşan Nijer, Sahra Altı Afrika ülkesi olduğu için Afrika’nın adeta arka sokakları mesabesinde. Hüdayi Vakfı vesilesiyle geçtiğimiz yıllarda yine kurban gözlemcisi olarak Gana ve Sudan’da da görev almıştım. Ancak Nijer’deki kadar kötü bir manzarayla karşılaşmamıştım.
Dünya’nın en fakir ülkelerinden biri olan Nijer’in büyük kısmı çöl olduğu için su sıkıntısı had safhada. Ayrıca şehir merkezleri dışında elektriğin dahi bulunmadığı mahrum bir coğrafya. Nijer’de hâlâ akşamları yaktıkları ateşin aydınlığında ellerindeki tahta tabletlerden Kur’an-ı Kerim okumaya çalışan çocuklar var. Birçok insan neredeyse ilkel kabile şartlarına sahip bir şekilde imkansızlıklar içerisinde hayatlarını sürdürmeye çalışıyor. Bu nedenle bizim gibi kardeş Müslüman ülkelerin yardımlarına muhtaç.
Geçtiğimiz Kurban Bayramı’nda sizlerin bizlere emanet ettiği kurbanlarınızı Nijer’de bu ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ve Kur’an talebelerine ulaştırmanın sevincini yaşadık. Hüdayi Vakfı’nın gözlemcileri olarak Nijer’de yolu bile olmayan köylerde kesilen her bir kurbanın başında durup vekâletleri okuduk tekbirler getirerek bir ibadet ruhu ve şuuruyla bağışçılarımızın ibadetlerini yerine getirmelerine vesile olduk.
Kurban etlerini dağıtmak için gittiğimiz köylerden birinde doğum yaparken kaybettiği bebeğini biz gitmeden az evvel toprağa vermiş bir anneye rastladık. İnsan hayatının çok ucuz ve önemsiz olduğu bir coğrafya burası ama anne her yerde anne. Bizim için basit ve ucuz sayılabilecek bir ilacı alamadığı için ikinci defa doğum esnasında bebeğini kaybetmenin acısıyla ağlayan-inleyen o kadının gözlerinden akan yaşlar bizleri derin bir tefekküre sevk etti.
Türkiye’den kilometrelerce uzaklıktaki Nijer’in ücra bir köyünde derme çatma tek odalı bir evin içinde kaybettiği bebeği için sessizce gözyaşı döken bu anne gibi el uzatılması gereken nice kardeşimizin olduğunu bu kurban vesilesiyle bir kez daha görmüş olduk. Bundan sonraki yurt dışı kurban organizasyonlarında siz kıymetli hayırseverlerin desteğiyle bizlere zimmetli ve emanet olan daha fazla kardeşimize ulaşma ümidiyle Allah’a emanet olun.
Kurban etlerini dağıtmak için gittiğimiz köylerden birinde bizim için basit ve ucuz sayılabilecek bir ilacı alamadığı için bebeğini yeni kaybeden bir anneye rast geldik. Anladık ki kaybettiği bebeği için sessizce gözyaşı döken bu anne gibi el uzatılması gereken nice mazlum ve muhtaç kardeşimiz var.